Anasayfa
Latest images
Kayıt Ol
Giriş yap
Forum Admin- Mesaj Sayısı : 6294
Ad Soyad : Güvercin Forum
Nerden : Türkiye
Doğum Tarihi : 05/10/84
Forum Kayıt : 10/01/08 
Dönek Güvercin Tarihi
20/8/2010, 8:19 am
İzmir – Buca / Emrullah Keskin Ustamızın anlatımıdır ;
Karakanatlar ve Palkanatların ardından diğer ırkların meydana çıkışı (Yanlış anlaşmadan kaynaklanabilecek hata olması müstesnadır )
27 Ocak 2009 / Saat 11.00 alınan bilgilerdir.
Kökeni İzmir olmasına rağmen 1800 lü yıllarda Osmanlı’nın Selanik ve civarına yayılmasıyla Dönek güvercini de oralara göçüyor. Türkiye’de aynı yıllarda Dönek beslendiğine dair hiç bir bilgi yoktur. 1936 yılında Ülkemize ilk kez gelen göçmenlerimiz getirebildikleri kadar Döneği ülkemize çok zor şartlarda geri getirmişlerdir. Geride kalan Dönek ırkı da 1945 yılına kadar Yunanistan ve civarında kıtlıktan ötürü yenmek suretiyle tamamen yok olmuştur. O yıllardaki açlığın tarifi dahi mümkün olmadığı için, hiç bir evcil güvercinin yaşama ihtimali olmadığı söyleniyor.1944 yılına kadar Türkiye’den Yunanistan’a sürekli erzak gitmiştir. Eğer 1936 yılında ülkemize getirilen Dönekler olmasaydı belki de şu an bu nadide soyumuz yok olacaktı.
Karakanatları Türkiye’ye getiren ilk kişi Rıza Bey ‘dir.
4 lük Mustafa Bey’in oğlu öldükten bir süre sonra Rıza Bey’i Karşıyaka’ya çağırıyor ve orada yaşaması ve Maliye Murakıbı olarak işe girmesine de yardımcı oluyor. Aradaki samimiyetin ardından gelinini Rıza Bey ile evlendiriyor. Selanik’te çalgıcılık yapan Rıza Bey bu vesile ile maddi imkanları düzeliyor ve iyi arkadaşı olmasına rağmen Selanikte Bey çocuğu olan Hasan Amca ile bu sebepten tartışıyor ve bir daha ölene kadar hiç samimi dostlukları olmuyor. Karaçocu (Paytoncu) Hasan Amca’yı , 50 yaşından sonra güvercin belemeye başlayan Binbaşı Arif Bey seyis olarak işe alıyor.
GİDERLER :
Pampili’nin arkadaşı Boşnak Süleyman Manisa’da yaşıyor. Boşnak Süleyman 4 lük Mustafa’dan 4 kuş alıyor (Bangolar) ve 4 lük Mustafa , Boşnak Süleyman’a dönmezlerse acele etme bunlar 1- 1,5 sene sonra döner diyor.
Boşnak Süleyman Bangoları , Arif Bey ‘in Palkanatlarıyla eşliyor ve Giderler ortaya çıkıyor.
ATOMLAR :
Atomlar ilk olarak Rıza Bey’de görülmüştür. Atom ırkı asıl olarak Karakanatlar’dan gelmedir . Arif Bey’in Beslediği atomlar karagöz beli kemerli, Rıza Bey’in beslediği atomlarsa kemersiz iki göz beyazdı.
Bu ismi, gemli bir erkeğin sıkarak gelip sonra dönüşe girmesiyle Atom Bombası gibi patladı diyen ; Binbaşı Arif Bey ,Binbaşı Galip Bey ve Saffet Bey vermiştir. İlk dönüşünü gördükten 1 hafta sonra tekrar gelerek şu atom erkeği tekrar uçursana demişlerdir. Çok istemesine rağmen, Rıza Bey , Atomlardan Arif Bey’e vermez fakat, Müsri Kapral Bey ( İtalyan asıllı- Rodos’lu ) Rıza Bey’den 1 çift atom çakal alır ve daha sonra erkeği ölünce Atomları çok isteyen Arif Bey’e dişiyi verir. Arif Bey , eşlemeyi Bangolarla yaparak beli kemerli olan Atomları ortaya çıkarmıştır. Bangolar çok kapalı renkli kuşlardı.
Karakanatlar ve Palkanatların ardından diğer ırkların meydana çıkışı
28 Ocak 2009 / Saat 20.00 alınan bilgilerdir.
Kökeni İzmir olmasına rağmen 1800 lü yıllarda Osmanlı’nın Selanik ve civarına yayılmasıyla Dönek güvercini de oralara göçüyor. Türkiye’de aynı yıllarda Dönek beslendiğine dair hiç bir bilgi yoktur. 1936 yılında Ülkemize ilk kez gelen göçmenlerimiz getirebildikleri kadar Döneği ülkemize çok zor şartlarda geri getirmişlerdir. Geride kalan Dönek ırkı da 1945 yılına kadar Yunanistan ve civarında kıtlıktan ötürü yenmek suretiyle tamamen yok olmuştur. O yıllardaki açlığın tarifi dahi mümkün olmadığı için, hiç bir evcil güvercinin yaşama ihtimali olmadığı söyleniyor.1944 yılına kadar Türkiye’den Yunanistan’a sürekli erzak gitmiştir. Eğer 1936 yılında ülkemize getirilen Dönekler olmasaydı belki de şu an bu nadide soyumuz yok olacaktı.
Karakanatları Türkiye’ye getiren ilk kişi Rıza Bey ‘dir.
4 lük Mustafa Bey’in oğlu öldükten bir süre sonra Rıza Bey’i Karşıyaka’ya çağırıyor ve orada yaşaması ve Maliye Murakıbı olarak işe girmesine de yardımcı oluyor. Aradaki samimiyetin ardından gelinini Rıza Bey ile evlendiriyor. Selanik’te çalgıcılık yapan Rıza Bey bu vesile ile maddi imkanları düzeliyor ve iyi arkadaşı olmasına rağmen Selanikte Bey çocuğu olan Hasan Amca ile bu sebepten tartışıyor ve bir daha ölene kadar hiç samimi dostlukları olmuyor. Karaçocu (Paytoncu) Hasan Amca’yı , 50 yaşından sonra güvercin belemeye başlayan Binbaşı Arif Bey seyis olarak işe alıyor.
GİDERLER :
Pampili’nin arkadaşı 4 lük Mustafa Manisa’da yaşıyor. İki Çeşmelik-Eşrefpaşa’ da yaşayan Boşnak Süleyman ,4 lük Mustafa’dan 4 kuş alıyor ( Geç döndükleri için Bangolar ismini veriyor ) ve 4 lük Mustafa , Boşnak Süleyman’a bunlar 1- 1,5 sene sonra döner acele etme diyor.
4 lük Mustafa da Manisa'dan Eşrefpaşa'ya taşınıyor. Rıza Bey ile Selanik'ten arkadaş oldukları için samimi bir ortam oluşuyor. Rıza Bey ,sık sık Cami Altı Kahvesine geliyor ve orada buluşup uzun uzun sohbet ediyorlar.
Boşnak Süleyman BANGO’ ları , Arif Bey ‘in PALKANAT ‘larıyla eşliyor ve GİDERLER ortaya çıkıyor.
GİDERLER ,iki kardeş eş oluyor ve EVLATLAR çıkıyor.
EVLATLAR her kuşa eş olabilen kuşlardı. Şu anda çok az da olsa çaprazları kümeslerde vardır.
SARIGÖZLER-SARHOŞ BANGOLAR : Eşref Paşa ‘lı Cezmi Bey 'de ortaya çıktı. Selanik'ten direk geldiler. İndikten sonra yerde ayaklarının üstüne kendine gelemeyip, sağa sola döndükleri için bu isim verildi.
BANGO’ larda genelde kuyruk üstü olmaz. Genelde 16-18 tel kuyrukludur ve gagaları siyahtır.
ÇELİK ARAPLAR: BANGO’ lardan gelmedir.(Kanatlarına çok hakim olduklarından ve süratli olduklarından bu isim verilmiştir) Siyahların, Kanatlarının üstünde şerit olması en önemli fiziksel özelliğidir . Kemal Serdoroğlu Karşıyaka Alay Bey semtinde yaşayan Tornacı Necdet Bey'den bu kuşları alarak Bergama'ya &&&&&&ürdü. İlk olarak ÇELİKKANAT ‘lar , daha sonra AKKANAT olarak isimlendirildiler. AKKANATları en güzel seyrettiren kişi Patosçu Akşit Amca olmuştur. 2 kardeştiler.
KALLEŞLER : Rıza Bey'in PALKANAT’ larından gelmedir. Pırıltıya durup, dönmeden kaçıp gitmelerinden bu isim verilmiştir. Bergama’lı Semerci Halil Aga ve Meyhaneci sinyor Rıza Bey'den bu kuşları alıp Bergama’ya &&&&&&ürüyor. KALLEŞLER ‘in yavruları süt beyaz ve mavi arka çıktı. Bu kuşlar daha sonra Semerci Halil Aga’ da kaldı.
Ayrıca ; Çingene Mehmet Ali 'de KARAKANAT’ların hasları vardı. Pal bozka lar vardı(Mavi ladika Pal Baska). Kuyrukları maviydi. Bu kuşları Bahçelievler Hatay'dan Terzi Haşim ve İzmir Tepecik’li Hancı Fikret Aldı .İzmir Terzi Haşim tüm Kuşlarını Kemal serdaroğlu'na verdi. Arif Bey in kuşları da içindeydi.
ATOMLAR :
Atomlar ilk olarak Rıza Bey’de görülmüştür. Atom ırkı asıl olarak Karakanatlar’dan gelmedir . Arif Bey’in Beslediği atomlar karagöz beli kemerli, Rıza Bey’in beslediği atomlarsa kemersiz iki göz beyazdı.
Bu ismi, gemli bir erkeğin sıkarak gelip sonra dönüşe girmesiyle Atom Bombası gibi patladı diyen ; Binbaşı Arif Bey ,Binbaşı Galip Bey ve Saffet Bey vermiştir. İlk dönüşünü gördükten 1 hafta sonra tekrar gelerek şu atom erkeği tekrar uçursana demişlerdir. Çok istemesine rağmen, Rıza Bey , Atomlardan Arif Bey’e vermez fakat, Müsri Kapral Bey ( İtalyan asıllı- Rodos’lu ) Rıza Bey’den 1 çift atom çakal alır ve daha sonra erkeği ölünce Atomları çok isteyen Arif Bey’e dişiyi verir. Arif Bey , eşlemeyi Bangolarla yaparak beli kemerli olan Atomları ortaya çıkarmıştır. Bangolar çok kapalı renkli kuşlardı.
31 Ocak 2009 / 10.00 alınan bilgilerdir.
Kemal Serdaroğlu ayrıca Mektepli Ahmet Abi'den de Kuşlar almıştır.
Kemal Bey’i Tanıyalım:
Kemal Serdaroğlu Milletvekili olmadan önce İzmir İl Başkanlığı yapmıştır. Mütavazi bir kişi olmasına rağmen, gönlü asi ve hararetli bir kişiydi. Mesala ayakkabısının hep topuğuna basardı. Demokrat Partinin önde gelen isimlerinden , hatta Adnan Menderes ile birlikte bir süre tutuklu kalanlardan birisiydi. Kendisi rahatsızlığı dolayısıyla İngiltere’de veya İsviçre'de boğazından ameliyat olarak , delik açılmış ve bu şekilde hayatına devam etmiştir. Bir anekdot :
Kemal Bey birgün Keskin ustayı çağırmış ve bir tane pal mavi kuyruk erkek uçurtmuştur. Sallı bir erkek ve dönüşü de oldukça büyükmüş. Keskin Usta'ya '' Böyle büyük daireli kuşlar kalmadı artık '' diyerek , o kuşa olan sevgisini anlatmıştır. Kemal Bey ekonomik durumu iyi olduğu için Bergama civarındaki tüm iyi dönekler zamanla kendisinde toplanmıştır. Daha sonra da Akşit Amca ' da.Bir ara, Akişt Amca'da 700 civarında dönek olmuştu . Bir süre sonra Bergama'da Berber Yılmaz ve Kamil Bey hariç neredeyse kimsede doğru dürüst dönen kuş kalmamış. Daha sonra herkes tekrar Akşit Amca'ya gelerek kuş almıştır. Hatta , bir süre ara verdikten sonra tekrar dönek besleyen Zekeriya Amca bile gelip Akşit Amca'dan kuş almıştır.
Allah’tan tüm ustalarımıza rahmet diliyoruz.
Not : Bildiklerini yeni nesille seve seve paylaşan çok değerli Emrullah Keskin usta’mıza ALLAH’tan sağlıklı uzun ömürler ve daha nice yıllar başımızda olmasını diliyoruz ve teşekkür ediyoruz. /TGF
Karakanatlar ve Palkanatların ardından diğer ırkların meydana çıkışı (Yanlış anlaşmadan kaynaklanabilecek hata olması müstesnadır )
27 Ocak 2009 / Saat 11.00 alınan bilgilerdir.
Kökeni İzmir olmasına rağmen 1800 lü yıllarda Osmanlı’nın Selanik ve civarına yayılmasıyla Dönek güvercini de oralara göçüyor. Türkiye’de aynı yıllarda Dönek beslendiğine dair hiç bir bilgi yoktur. 1936 yılında Ülkemize ilk kez gelen göçmenlerimiz getirebildikleri kadar Döneği ülkemize çok zor şartlarda geri getirmişlerdir. Geride kalan Dönek ırkı da 1945 yılına kadar Yunanistan ve civarında kıtlıktan ötürü yenmek suretiyle tamamen yok olmuştur. O yıllardaki açlığın tarifi dahi mümkün olmadığı için, hiç bir evcil güvercinin yaşama ihtimali olmadığı söyleniyor.1944 yılına kadar Türkiye’den Yunanistan’a sürekli erzak gitmiştir. Eğer 1936 yılında ülkemize getirilen Dönekler olmasaydı belki de şu an bu nadide soyumuz yok olacaktı.
Karakanatları Türkiye’ye getiren ilk kişi Rıza Bey ‘dir.
4 lük Mustafa Bey’in oğlu öldükten bir süre sonra Rıza Bey’i Karşıyaka’ya çağırıyor ve orada yaşaması ve Maliye Murakıbı olarak işe girmesine de yardımcı oluyor. Aradaki samimiyetin ardından gelinini Rıza Bey ile evlendiriyor. Selanik’te çalgıcılık yapan Rıza Bey bu vesile ile maddi imkanları düzeliyor ve iyi arkadaşı olmasına rağmen Selanikte Bey çocuğu olan Hasan Amca ile bu sebepten tartışıyor ve bir daha ölene kadar hiç samimi dostlukları olmuyor. Karaçocu (Paytoncu) Hasan Amca’yı , 50 yaşından sonra güvercin belemeye başlayan Binbaşı Arif Bey seyis olarak işe alıyor.
GİDERLER :
Pampili’nin arkadaşı Boşnak Süleyman Manisa’da yaşıyor. Boşnak Süleyman 4 lük Mustafa’dan 4 kuş alıyor (Bangolar) ve 4 lük Mustafa , Boşnak Süleyman’a dönmezlerse acele etme bunlar 1- 1,5 sene sonra döner diyor.
Boşnak Süleyman Bangoları , Arif Bey ‘in Palkanatlarıyla eşliyor ve Giderler ortaya çıkıyor.
ATOMLAR :
Atomlar ilk olarak Rıza Bey’de görülmüştür. Atom ırkı asıl olarak Karakanatlar’dan gelmedir . Arif Bey’in Beslediği atomlar karagöz beli kemerli, Rıza Bey’in beslediği atomlarsa kemersiz iki göz beyazdı.
Bu ismi, gemli bir erkeğin sıkarak gelip sonra dönüşe girmesiyle Atom Bombası gibi patladı diyen ; Binbaşı Arif Bey ,Binbaşı Galip Bey ve Saffet Bey vermiştir. İlk dönüşünü gördükten 1 hafta sonra tekrar gelerek şu atom erkeği tekrar uçursana demişlerdir. Çok istemesine rağmen, Rıza Bey , Atomlardan Arif Bey’e vermez fakat, Müsri Kapral Bey ( İtalyan asıllı- Rodos’lu ) Rıza Bey’den 1 çift atom çakal alır ve daha sonra erkeği ölünce Atomları çok isteyen Arif Bey’e dişiyi verir. Arif Bey , eşlemeyi Bangolarla yaparak beli kemerli olan Atomları ortaya çıkarmıştır. Bangolar çok kapalı renkli kuşlardı.
Karakanatlar ve Palkanatların ardından diğer ırkların meydana çıkışı
28 Ocak 2009 / Saat 20.00 alınan bilgilerdir.
Kökeni İzmir olmasına rağmen 1800 lü yıllarda Osmanlı’nın Selanik ve civarına yayılmasıyla Dönek güvercini de oralara göçüyor. Türkiye’de aynı yıllarda Dönek beslendiğine dair hiç bir bilgi yoktur. 1936 yılında Ülkemize ilk kez gelen göçmenlerimiz getirebildikleri kadar Döneği ülkemize çok zor şartlarda geri getirmişlerdir. Geride kalan Dönek ırkı da 1945 yılına kadar Yunanistan ve civarında kıtlıktan ötürü yenmek suretiyle tamamen yok olmuştur. O yıllardaki açlığın tarifi dahi mümkün olmadığı için, hiç bir evcil güvercinin yaşama ihtimali olmadığı söyleniyor.1944 yılına kadar Türkiye’den Yunanistan’a sürekli erzak gitmiştir. Eğer 1936 yılında ülkemize getirilen Dönekler olmasaydı belki de şu an bu nadide soyumuz yok olacaktı.
Karakanatları Türkiye’ye getiren ilk kişi Rıza Bey ‘dir.
4 lük Mustafa Bey’in oğlu öldükten bir süre sonra Rıza Bey’i Karşıyaka’ya çağırıyor ve orada yaşaması ve Maliye Murakıbı olarak işe girmesine de yardımcı oluyor. Aradaki samimiyetin ardından gelinini Rıza Bey ile evlendiriyor. Selanik’te çalgıcılık yapan Rıza Bey bu vesile ile maddi imkanları düzeliyor ve iyi arkadaşı olmasına rağmen Selanikte Bey çocuğu olan Hasan Amca ile bu sebepten tartışıyor ve bir daha ölene kadar hiç samimi dostlukları olmuyor. Karaçocu (Paytoncu) Hasan Amca’yı , 50 yaşından sonra güvercin belemeye başlayan Binbaşı Arif Bey seyis olarak işe alıyor.
GİDERLER :
Pampili’nin arkadaşı 4 lük Mustafa Manisa’da yaşıyor. İki Çeşmelik-Eşrefpaşa’ da yaşayan Boşnak Süleyman ,4 lük Mustafa’dan 4 kuş alıyor ( Geç döndükleri için Bangolar ismini veriyor ) ve 4 lük Mustafa , Boşnak Süleyman’a bunlar 1- 1,5 sene sonra döner acele etme diyor.
4 lük Mustafa da Manisa'dan Eşrefpaşa'ya taşınıyor. Rıza Bey ile Selanik'ten arkadaş oldukları için samimi bir ortam oluşuyor. Rıza Bey ,sık sık Cami Altı Kahvesine geliyor ve orada buluşup uzun uzun sohbet ediyorlar.
Boşnak Süleyman BANGO’ ları , Arif Bey ‘in PALKANAT ‘larıyla eşliyor ve GİDERLER ortaya çıkıyor.
GİDERLER ,iki kardeş eş oluyor ve EVLATLAR çıkıyor.
EVLATLAR her kuşa eş olabilen kuşlardı. Şu anda çok az da olsa çaprazları kümeslerde vardır.
SARIGÖZLER-SARHOŞ BANGOLAR : Eşref Paşa ‘lı Cezmi Bey 'de ortaya çıktı. Selanik'ten direk geldiler. İndikten sonra yerde ayaklarının üstüne kendine gelemeyip, sağa sola döndükleri için bu isim verildi.
BANGO’ larda genelde kuyruk üstü olmaz. Genelde 16-18 tel kuyrukludur ve gagaları siyahtır.
ÇELİK ARAPLAR: BANGO’ lardan gelmedir.(Kanatlarına çok hakim olduklarından ve süratli olduklarından bu isim verilmiştir) Siyahların, Kanatlarının üstünde şerit olması en önemli fiziksel özelliğidir . Kemal Serdoroğlu Karşıyaka Alay Bey semtinde yaşayan Tornacı Necdet Bey'den bu kuşları alarak Bergama'ya &&&&&&ürdü. İlk olarak ÇELİKKANAT ‘lar , daha sonra AKKANAT olarak isimlendirildiler. AKKANATları en güzel seyrettiren kişi Patosçu Akşit Amca olmuştur. 2 kardeştiler.
KALLEŞLER : Rıza Bey'in PALKANAT’ larından gelmedir. Pırıltıya durup, dönmeden kaçıp gitmelerinden bu isim verilmiştir. Bergama’lı Semerci Halil Aga ve Meyhaneci sinyor Rıza Bey'den bu kuşları alıp Bergama’ya &&&&&&ürüyor. KALLEŞLER ‘in yavruları süt beyaz ve mavi arka çıktı. Bu kuşlar daha sonra Semerci Halil Aga’ da kaldı.
Ayrıca ; Çingene Mehmet Ali 'de KARAKANAT’ların hasları vardı. Pal bozka lar vardı(Mavi ladika Pal Baska). Kuyrukları maviydi. Bu kuşları Bahçelievler Hatay'dan Terzi Haşim ve İzmir Tepecik’li Hancı Fikret Aldı .İzmir Terzi Haşim tüm Kuşlarını Kemal serdaroğlu'na verdi. Arif Bey in kuşları da içindeydi.
ATOMLAR :
Atomlar ilk olarak Rıza Bey’de görülmüştür. Atom ırkı asıl olarak Karakanatlar’dan gelmedir . Arif Bey’in Beslediği atomlar karagöz beli kemerli, Rıza Bey’in beslediği atomlarsa kemersiz iki göz beyazdı.
Bu ismi, gemli bir erkeğin sıkarak gelip sonra dönüşe girmesiyle Atom Bombası gibi patladı diyen ; Binbaşı Arif Bey ,Binbaşı Galip Bey ve Saffet Bey vermiştir. İlk dönüşünü gördükten 1 hafta sonra tekrar gelerek şu atom erkeği tekrar uçursana demişlerdir. Çok istemesine rağmen, Rıza Bey , Atomlardan Arif Bey’e vermez fakat, Müsri Kapral Bey ( İtalyan asıllı- Rodos’lu ) Rıza Bey’den 1 çift atom çakal alır ve daha sonra erkeği ölünce Atomları çok isteyen Arif Bey’e dişiyi verir. Arif Bey , eşlemeyi Bangolarla yaparak beli kemerli olan Atomları ortaya çıkarmıştır. Bangolar çok kapalı renkli kuşlardı.
31 Ocak 2009 / 10.00 alınan bilgilerdir.
Kemal Serdaroğlu ayrıca Mektepli Ahmet Abi'den de Kuşlar almıştır.
Kemal Bey’i Tanıyalım:
Kemal Serdaroğlu Milletvekili olmadan önce İzmir İl Başkanlığı yapmıştır. Mütavazi bir kişi olmasına rağmen, gönlü asi ve hararetli bir kişiydi. Mesala ayakkabısının hep topuğuna basardı. Demokrat Partinin önde gelen isimlerinden , hatta Adnan Menderes ile birlikte bir süre tutuklu kalanlardan birisiydi. Kendisi rahatsızlığı dolayısıyla İngiltere’de veya İsviçre'de boğazından ameliyat olarak , delik açılmış ve bu şekilde hayatına devam etmiştir. Bir anekdot :
Kemal Bey birgün Keskin ustayı çağırmış ve bir tane pal mavi kuyruk erkek uçurtmuştur. Sallı bir erkek ve dönüşü de oldukça büyükmüş. Keskin Usta'ya '' Böyle büyük daireli kuşlar kalmadı artık '' diyerek , o kuşa olan sevgisini anlatmıştır. Kemal Bey ekonomik durumu iyi olduğu için Bergama civarındaki tüm iyi dönekler zamanla kendisinde toplanmıştır. Daha sonra da Akşit Amca ' da.Bir ara, Akişt Amca'da 700 civarında dönek olmuştu . Bir süre sonra Bergama'da Berber Yılmaz ve Kamil Bey hariç neredeyse kimsede doğru dürüst dönen kuş kalmamış. Daha sonra herkes tekrar Akşit Amca'ya gelerek kuş almıştır. Hatta , bir süre ara verdikten sonra tekrar dönek besleyen Zekeriya Amca bile gelip Akşit Amca'dan kuş almıştır.
Allah’tan tüm ustalarımıza rahmet diliyoruz.
Not : Bildiklerini yeni nesille seve seve paylaşan çok değerli Emrullah Keskin usta’mıza ALLAH’tan sağlıklı uzun ömürler ve daha nice yıllar başımızda olmasını diliyoruz ve teşekkür ediyoruz. /TGF
- Forum Admin
- Mesaj Sayısı : 6294
Ad Soyad : Güvercin Forum
Nerden : Türkiye
Doğum Tarihi : 05/10/84
Forum Kayıt : 10/01/08
Geri: Dönek Güvercin Tarihi
20/8/2010, 8:20 am
27 Aralık 2008 C.tesi günü değerli ustalarımızla (Yaşar Fazlıoğlu, Tuna Alnıtemiz, Ercüment Zenger, Ahmet Irıcıoğlu) bir toplantı yaptık ve ustalarımızın ağzından dönek ırkının yolculuğunu sizlerle paylaşmak istiyoruz.
1.Dünya savaşının ardından ilk olarak büyük göç 1923-1924-1925 yıllarında trenlerle İstanbul’a olmuştur.Bu göç daha çok maddi durumu iyi olan grupların göçüydü ve büyük bir çoğunluğu İstanbul’da kalmakla beraber, bir kısmı Trakya bölgesine, Bursa’ya, İzmir’e, Aydın’a ve bazı Ege illerine dağılmışlardır. Ancak, orantılamak gerekirse 80% İstanbul’da kalmıştır.
Bu göçün ardından maddi durumu biraz daha kötü olan gruplar sandallarla , at arabalarıyla, trenlerle v.s göçe 2.Dünya savaşının ardından 1952-1953-1954 yıllarında devam etmiş ve özellikle Ege bölgesine yerleşmişlerdir.
Şunu çok rahat söyleyebiliriz ki, bir çok büyük üstat İstanbul’da yaşamış, dönekçiliğe hizmet etmiş ve dönek kuşunun tüm Türkiye’ye yayılmasına katkıda bulunmuştur.
Köprülü’den Murtaza efendinin 1953 yılında beraberinde getirdiği paçasız döneklerin dairesi o ana kadar gelmiş tüm döneklerin içinde en iyisi denebilir. Tam pergelli ,,çok uzun dönerlerdi.
Ayrıca, ilk tozluklu dönekler de Murtaza Efendi tarafından İstanbul’a getirilmiştir. Bu kuşların daireleri de ileriye , tam kapalıydı.
Murtaza Efendi dönekçiliğe gerçekten çok büyük hizmet etmiş bir ustamızdır ve ilk paçalı döneği 1954 yılında Istanbul’a getirmiştir. Boyu oldukça büyük ‘’Papaz Erkek’’ küllü bir çakaldı ve dönüşü efsane olmuştur. Bu kuştan sonra ilk paçalı dönekler 1960 yılında ortaya çıkmıştır. Kosava , Priştina, Mitroviçe ve Üsküp civarlarından göç eden yetiştiriciler tarafından getirilmişlerdir.
İstanbul’a yerleşen değerli üstatların daire konusundaki hassasiyetleri ,bir sonraki nesle de yansımış ve çoğu zaman İstanbul’dan Ege’ye ziyarette bulunan dönekçiler oralardaki daireleri beğenmemişlerdir. Dönüşün giriş ve çıkışına , dairenin kapalı , devirli ve pergelli olmasına çok önem vermişlerdir.
İstanbul’un kendine has çakal dönekleri vardı. Altından daima çakal yavru çıkar ve kostüm olarak, kesme akbaş ve ak kuyruk olurlardı. Hiçbir zaman elif, kemer,gem, v.s görülmezdi. Koyu kırmızı renkliydiler. Daireleri tam pergelli, ileriye doğru ve 10-15 mt arasıydı.
Şeş çakallar özellikle Bergama yöresinde, pal baska galacalar , giderler İzmir ‘de (Paytoncu Hasan Ağa), Atomlar İzmir Bölgesinde (Rıza Bey, Ayvalıklı Galip Bey )
İstanbul’da yaşayan ve Selanik’ten 1923-1924 ilk göçle gelen üstatlarımız :
BABA HÜSEYİN EFENDİ NİŞANTAŞI
KAYMAK HÜSEYİN EFENDİ YEDİKULE
FANİLACI AKİF EFENDİ KUMKAPI
SÜMÜKLÜ İBRAHİM EFENDİ YENİKAPI
(Sümüklü İbrahim Efendi de özellikle Bursa yöresine dönekçiliğin yayılmasına katkıda bulunmuştur. Bursa’lı İpekçi İsmail (Pala Bıyık Mehmet Üstadımızın babası) İstanbul’a her ziyaretinde dönekler almış ve Bursa’ya &&&&&&ürmüştür. Bursa’dan bu kuşların soyları Denizli’li Cafer Bey ve İzmir ,Ayvalık civarına da dağılmıştır)
Bu Üstatlarımızın hemen ardından 1925-1926.. göçle gelen üstatlarımız :
KASAP EMİN SÜLEYMANİYE
BENZİNCİ MÜVET BEY KADIKÖY
PO MÜD. EMİN BEY BEBEK
RUMELİ KÖFTECİSİ HALİL BEY TAKSİM
KÖMÜRCÜ HAYKO BEY TARLABAŞI
RUS STEPHAN BEY TARLABAŞI
RUS PAŞO BEY MECİDİYEKÖY
AGOP MEHMET ALİ BEY LANGA-AKSARAY
DR. CELAL BEY KOCA MUSTAFA PAŞA
KUTUCU KEMAL BEY YEDİKULE
KURT FETHİ EFENDİ DİKİLİTAŞ (NESİMİ ABİMİZİN DEDESİ)
YAZMACI ZİYA BEY ORTAKÖY (TARKAN ÖGE NİN DEDESİ)
ŞOFÖR ALİ BEY ORTAKÖY
YARBAY ZEKİ BEY EMİRGAN
KUŞÇU ALİ BEY EDİRNAKAPI
KALAYCI HÜSEYİN BEY KARAGÜMRÜK
KÖFTECİ SABRİ BEY EDİRNEKAPI
DONDURMACI YAHYA BEY EDİRNEKAPI
SEFA BEY EDİRNEKAPI
MANAV NİHAT BEY EDİRNEKAPI
CİĞERCİ ABİDİN BEY DRAMAN
KAHVECİ MEHMET BEY BALAT
CEZMİ BEY BALAT
ARNAVUT RÜSTEM EFENDİ RAMİ
RESUL BEY RAMİ
MUSTAFA BEY(MİÇO) RAMİ
KARAÇAY İBRAHİM BEY RAMİ
GÖÇMEN İBO BEY RAMİ
EYÜP’LÜ İSMAİL BEY İSLAMBEY EYÜP
HÜSEYİN BEY İSLAMBEY EYÜP
ALTIN DİŞ HASAN BEY İSLAMBEY EYÜP
KART OSMAN EFENDİ İSLAMBEY EYÜP
BALIKÇI EMİN BEY İSLAMBEY EYÜP
NALBANT AVNİ BEY RAMİ
ŞOFÖR MUSTAFA BEY TAŞLITARLA
GÜMRÜKÇÜ VEHBİ BEY TAŞLITARLA
HÜDA BEY FATİH
GÜMRÜKÇÜ SAİM BEY ALTUNİZADE
ŞOFÖR SABAHATTİN BEY VATAN CAD.
ZORTİK MUSTAFA BEY KOCAMUSTAFA PAŞA
ÇİNGENE HAMDİ BEY NİŞANTAŞI
KÜRT İHSAN EFENDİ DİKİLİTAŞ
TATAR YAKUP BEY ŞEHREMİNİ
YORGANCI NURİ BEY BAYAZIT
KÖR AHMET EFENDİ ALİ PAŞA
DONJUAN BAYTAR AHMET ALİ PAŞA
NEY NEVZAT BEY (SAĞ) FINDIKZADE
YANYALI BAHÇEVAN NAİL AMCA PENDİK
PELİŞ MEHMET BEY PENDİK
YAKUP BEY PENDİK
MANİFATURACI MUSTAFA BEY ÜSKÜDAR
CELAL BEY BEŞİKTAŞ
TATAR KEMAL BEY AKSARAY
TRAMVAYCI REMZİ BEY AKSARAY
KIRİME EFENDİ AKSARAY
BAHRİYELİ MEHMET BEY VATAN CAD
KAHVECİ KÜRT İSMAİL EFENDİ VATAN
ARNAVUT HASAN BEY AKSARAY
TRAMVAYCI AHMET BEY YEDİKULE
TRAMVAYCI ŞEMSİ BEY SULTAN AHMET
ERMENİ ARAM BEY NİŞANCA
İLHAN VE İRFAN KAREDEŞLER AKSARAY
AFGANLI AKSARAY
YORGANCI DAVUT AGA – İSAK DAVUTPAŞA
PEHLİVAN MEHMET BEY EYÜP
İNEKÇİ MEHMET BEY EYÜP
İNEKÇİ FEHMİ BEY AKSARAY
KEL YAVUZ BEŞİKTAŞ’LI K.KÖY
KOCAKAFA SAFFET BEY KÜÇÜK BEBEK
Not : Mübadele sonrasında yaygınlaşarak, İstanbul’da paçasız dönek uçuran 300 ün üzerinde ustamız vardır.
Yukarıda isimlerini hatırlayabildiğimiz üstatlarımızın yanında şu an ismini hatırlayamadığımız dönek göçüne ilk imzalarını atmış bir çok değerli ustamız daha var .
Adı geçen ustalarımızdan sadece 1-2 tanesi sağdır .
Not : Dönek isminin uluslararası ilk tanımı SYMIRNA ismiyle olmuştur. Yani İZMİR. Dönek ırkının ilk gözüktüğü bölge İzmir yöresidir. Yukarıda anlattıklarımız mübadele sonrası harekettir
1.Dünya savaşının ardından ilk olarak büyük göç 1923-1924-1925 yıllarında trenlerle İstanbul’a olmuştur.Bu göç daha çok maddi durumu iyi olan grupların göçüydü ve büyük bir çoğunluğu İstanbul’da kalmakla beraber, bir kısmı Trakya bölgesine, Bursa’ya, İzmir’e, Aydın’a ve bazı Ege illerine dağılmışlardır. Ancak, orantılamak gerekirse 80% İstanbul’da kalmıştır.
Bu göçün ardından maddi durumu biraz daha kötü olan gruplar sandallarla , at arabalarıyla, trenlerle v.s göçe 2.Dünya savaşının ardından 1952-1953-1954 yıllarında devam etmiş ve özellikle Ege bölgesine yerleşmişlerdir.
Şunu çok rahat söyleyebiliriz ki, bir çok büyük üstat İstanbul’da yaşamış, dönekçiliğe hizmet etmiş ve dönek kuşunun tüm Türkiye’ye yayılmasına katkıda bulunmuştur.
Köprülü’den Murtaza efendinin 1953 yılında beraberinde getirdiği paçasız döneklerin dairesi o ana kadar gelmiş tüm döneklerin içinde en iyisi denebilir. Tam pergelli ,,çok uzun dönerlerdi.
Ayrıca, ilk tozluklu dönekler de Murtaza Efendi tarafından İstanbul’a getirilmiştir. Bu kuşların daireleri de ileriye , tam kapalıydı.
Murtaza Efendi dönekçiliğe gerçekten çok büyük hizmet etmiş bir ustamızdır ve ilk paçalı döneği 1954 yılında Istanbul’a getirmiştir. Boyu oldukça büyük ‘’Papaz Erkek’’ küllü bir çakaldı ve dönüşü efsane olmuştur. Bu kuştan sonra ilk paçalı dönekler 1960 yılında ortaya çıkmıştır. Kosava , Priştina, Mitroviçe ve Üsküp civarlarından göç eden yetiştiriciler tarafından getirilmişlerdir.
İstanbul’a yerleşen değerli üstatların daire konusundaki hassasiyetleri ,bir sonraki nesle de yansımış ve çoğu zaman İstanbul’dan Ege’ye ziyarette bulunan dönekçiler oralardaki daireleri beğenmemişlerdir. Dönüşün giriş ve çıkışına , dairenin kapalı , devirli ve pergelli olmasına çok önem vermişlerdir.
İstanbul’un kendine has çakal dönekleri vardı. Altından daima çakal yavru çıkar ve kostüm olarak, kesme akbaş ve ak kuyruk olurlardı. Hiçbir zaman elif, kemer,gem, v.s görülmezdi. Koyu kırmızı renkliydiler. Daireleri tam pergelli, ileriye doğru ve 10-15 mt arasıydı.
Şeş çakallar özellikle Bergama yöresinde, pal baska galacalar , giderler İzmir ‘de (Paytoncu Hasan Ağa), Atomlar İzmir Bölgesinde (Rıza Bey, Ayvalıklı Galip Bey )
İstanbul’da yaşayan ve Selanik’ten 1923-1924 ilk göçle gelen üstatlarımız :
BABA HÜSEYİN EFENDİ NİŞANTAŞI
KAYMAK HÜSEYİN EFENDİ YEDİKULE
FANİLACI AKİF EFENDİ KUMKAPI
SÜMÜKLÜ İBRAHİM EFENDİ YENİKAPI
(Sümüklü İbrahim Efendi de özellikle Bursa yöresine dönekçiliğin yayılmasına katkıda bulunmuştur. Bursa’lı İpekçi İsmail (Pala Bıyık Mehmet Üstadımızın babası) İstanbul’a her ziyaretinde dönekler almış ve Bursa’ya &&&&&&ürmüştür. Bursa’dan bu kuşların soyları Denizli’li Cafer Bey ve İzmir ,Ayvalık civarına da dağılmıştır)
Bu Üstatlarımızın hemen ardından 1925-1926.. göçle gelen üstatlarımız :
KASAP EMİN SÜLEYMANİYE
BENZİNCİ MÜVET BEY KADIKÖY
PO MÜD. EMİN BEY BEBEK
RUMELİ KÖFTECİSİ HALİL BEY TAKSİM
KÖMÜRCÜ HAYKO BEY TARLABAŞI
RUS STEPHAN BEY TARLABAŞI
RUS PAŞO BEY MECİDİYEKÖY
AGOP MEHMET ALİ BEY LANGA-AKSARAY
DR. CELAL BEY KOCA MUSTAFA PAŞA
KUTUCU KEMAL BEY YEDİKULE
KURT FETHİ EFENDİ DİKİLİTAŞ (NESİMİ ABİMİZİN DEDESİ)
YAZMACI ZİYA BEY ORTAKÖY (TARKAN ÖGE NİN DEDESİ)
ŞOFÖR ALİ BEY ORTAKÖY
YARBAY ZEKİ BEY EMİRGAN
KUŞÇU ALİ BEY EDİRNAKAPI
KALAYCI HÜSEYİN BEY KARAGÜMRÜK
KÖFTECİ SABRİ BEY EDİRNEKAPI
DONDURMACI YAHYA BEY EDİRNEKAPI
SEFA BEY EDİRNEKAPI
MANAV NİHAT BEY EDİRNEKAPI
CİĞERCİ ABİDİN BEY DRAMAN
KAHVECİ MEHMET BEY BALAT
CEZMİ BEY BALAT
ARNAVUT RÜSTEM EFENDİ RAMİ
RESUL BEY RAMİ
MUSTAFA BEY(MİÇO) RAMİ
KARAÇAY İBRAHİM BEY RAMİ
GÖÇMEN İBO BEY RAMİ
EYÜP’LÜ İSMAİL BEY İSLAMBEY EYÜP
HÜSEYİN BEY İSLAMBEY EYÜP
ALTIN DİŞ HASAN BEY İSLAMBEY EYÜP
KART OSMAN EFENDİ İSLAMBEY EYÜP
BALIKÇI EMİN BEY İSLAMBEY EYÜP
NALBANT AVNİ BEY RAMİ
ŞOFÖR MUSTAFA BEY TAŞLITARLA
GÜMRÜKÇÜ VEHBİ BEY TAŞLITARLA
HÜDA BEY FATİH
GÜMRÜKÇÜ SAİM BEY ALTUNİZADE
ŞOFÖR SABAHATTİN BEY VATAN CAD.
ZORTİK MUSTAFA BEY KOCAMUSTAFA PAŞA
ÇİNGENE HAMDİ BEY NİŞANTAŞI
KÜRT İHSAN EFENDİ DİKİLİTAŞ
TATAR YAKUP BEY ŞEHREMİNİ
YORGANCI NURİ BEY BAYAZIT
KÖR AHMET EFENDİ ALİ PAŞA
DONJUAN BAYTAR AHMET ALİ PAŞA
NEY NEVZAT BEY (SAĞ) FINDIKZADE
YANYALI BAHÇEVAN NAİL AMCA PENDİK
PELİŞ MEHMET BEY PENDİK
YAKUP BEY PENDİK
MANİFATURACI MUSTAFA BEY ÜSKÜDAR
CELAL BEY BEŞİKTAŞ
TATAR KEMAL BEY AKSARAY
TRAMVAYCI REMZİ BEY AKSARAY
KIRİME EFENDİ AKSARAY
BAHRİYELİ MEHMET BEY VATAN CAD
KAHVECİ KÜRT İSMAİL EFENDİ VATAN
ARNAVUT HASAN BEY AKSARAY
TRAMVAYCI AHMET BEY YEDİKULE
TRAMVAYCI ŞEMSİ BEY SULTAN AHMET
ERMENİ ARAM BEY NİŞANCA
İLHAN VE İRFAN KAREDEŞLER AKSARAY
AFGANLI AKSARAY
YORGANCI DAVUT AGA – İSAK DAVUTPAŞA
PEHLİVAN MEHMET BEY EYÜP
İNEKÇİ MEHMET BEY EYÜP
İNEKÇİ FEHMİ BEY AKSARAY
KEL YAVUZ BEŞİKTAŞ’LI K.KÖY
KOCAKAFA SAFFET BEY KÜÇÜK BEBEK
Not : Mübadele sonrasında yaygınlaşarak, İstanbul’da paçasız dönek uçuran 300 ün üzerinde ustamız vardır.
Yukarıda isimlerini hatırlayabildiğimiz üstatlarımızın yanında şu an ismini hatırlayamadığımız dönek göçüne ilk imzalarını atmış bir çok değerli ustamız daha var .
Adı geçen ustalarımızdan sadece 1-2 tanesi sağdır .
Not : Dönek isminin uluslararası ilk tanımı SYMIRNA ismiyle olmuştur. Yani İZMİR. Dönek ırkının ilk gözüktüğü bölge İzmir yöresidir. Yukarıda anlattıklarımız mübadele sonrası harekettir
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz